05-26-2014, 07:32 PM
Android telefonların bu zamanda ne kadar sevildiğini ve meraklısı olduğunu hepimiz biliyoruz. Hepsinin çok çözünürlüklü büyük ekranları, güçlü işletim sistemleri, işlemcileri ve RAM’leri var. Dolayısıyla da hem büyük, hem de pahalılar. İşte Samsung bu durumu göz önünde bulundurmuş ve bir Androidin temel özelliklerini bu ufak Android smartphone’a, yani Galaxy Mini’ye sığdırmış.
Android telefona geçiş yapmak isteyen veya kocaman telefon taşımak istemeyenler için bu telefon,105g ağırlık, 3.14inç ekran, 12mm kalınlık özellikleriyle mükemmel bir seçenek, üstelik ortalama 500 TL’lık bir fiyatla satılıyor. Zaten Galaxy Mini’nin olayı da bu, şık, hafif, küçük ve ekonomik bir Android telefon. Cihaz Türkiye’de birkaç hafta önce satışa çıktı, şimdiden bu telefonu kullanan pek çok kişi vardır tabi ama biz almayı düşünenler, ve hatta aldığı cihazı birazcık daha tanımak isteyenler için Galaxy Mini’yi inceledik.
Telefonun tuşları birbirinden yeterince uzak ve parmaklarınızın boyu ne olursa olsun rahatlıkla tuşlayabiliyorsunuz. MicroUSB ve microSD slotlarının girişinde bulunan minik kapaklar kalın bir misinayla gövdeye tutturulmuş, ters bir hareketle kopabilirmiş gibi duruyor ama gayet sağlam. Yine de kullanıcısına göre değişir tabi..
Açma kapama düğmesi ve ses ayar düğmesi de oldukça hassaslar. Bu düğmeler telefonun iki kenarının üst tarafında yer alıyor ve bulundukları yer itibariyle kullanım esnasında avcunuz veya parmaklarınız her ikisine de temas edebiliyor. Konuşma sırasında ses seviyesini rahatlıkla arttırabileceğiniz gibi, istemeden de kısıp açabilirsiniz yani. Power düğmesi aynı zamanda ekranı da kilitliyor, ve mesaj veya mail yazarken, oyun oynarken veya ekrandaki uygulamaları düzenlerken parmağınız dokunduğunda ekran kilidi aktif oluyor ve ekran kararıyor. Tuş kilidini açıp, kaldığınız yerden devam edebiliyorsunuz tabi ki de, oyun da bu sürede durdurulmuş oluyor, oyundaki arabanız kaza yapmıyor mesela, ama işin ortasında ekran birden kararınca insan sinir oluyor.
Tuşlardaki bir durum da şu; bir uygulamadan eğer geri tuşuyla çıkıp uygulamayı kapatmadan, orta tuşla çıkarsanız o uygulama arkada açık kalıyor. Yani kullanışlı tabi, internette gezerken çıkıp telefon araması yapabiliyor, sonra internetteki aramaya dönebiliyorsunuz ama şunu bilin, o tuş uygulamayı kapatmıyor ve o uygulama arkada pilinizi yemeye devam ediyor. Ama menüde arkada çalışmakta olan uygulama sayısını ve ne olduklarını gösteren bir uygulama var. Onu ana ekrana koyarsanız dalgınlıkla fazladan pil tüketmezsiniz. Ve hatta kullanılmayan uygulamaları otomatik kapatan bir uygulama da indirebilirsiniz.
Bu arada dokunmatik ekran acayip hassas, çok hızlı tepki veriyor. 320 x 240 piksellik ekran oldukça parlak ve net, yeni başlayanlar için heyecen verici ve gayet tatmin edici. Bu telefonda Angry Birds oynamak çok keyifli mesela, ekrana çok hakim olabiliyorsunuz. Ama fazla yüklenince, mesela 8-9 seviye atladıktan sonra falan nadiren oyun takılabiliyor, ekran dokunmanıza cevap vermiyor. O zaman uygulamadan çıkıp tekrar girmeniz gerekiyor.
Mesaj veya mail yazarken ise, cihazı düz tutuyorsanız eğer, ekran küçük olduğu için QWERTY klavye de küçük kalıyor, ve küçük parmaklarla bile hızlı yazmak pek mümkün olmuyor maalesef, istediğin harfin bir yanına basma durumunu sık sık yaşıyor insan, klavyeyi kullanırken ince bir işle uğraşıyormuş gibi görünüyorsunuz. Öte yandan cihazı yan yatırırsanız, harf kutucukları da ekranla bağlantılı olarak büyüdüğü için bu sorun epey hafifiliyor, yazım farkedilir şekilde rahatlıyor.
Samsung Galaxy Mini’de Android 2.2 Froyo işletim sistemi, 600MHz işlemci, ve TouchWiz 3.0 arayüz, 3G, Wi-Fi, GPS, Bluetooth ve ivmeölçer bulunuyor. Wi-Fi olarak internete bağlanabiliyorsunuz tabi, çok keyifli. Operatörünüzden 3G’yi açtırdığınızda çok güzel internet bağlantınız oluyor. Ama cihazı şarja takıp evdeki bilgisayar için modem olarak kullanmaya kalktığınızda acayip ısınıyor. Çok sağlıklı bir hareket gibi gelmedi bize. Bırakın da o sadece kendine internet erişimi sağlasın.
Ekran çözünürlüğü yukarıda da dediğimiz gibi 320 x 240 (yani QVGA) ama çok net. İnternette gezerken arama sonucu listelerini rahatlıkla okuyabiliyorsunuz, girdiğiniz sayfayı da tek zoom -outla okunacak kadar büyütebiliyorsunuz.
3 MP’lik kamera da oldukça iyi ama renkler biraz soluk kalıyor. Bir de fotoğraf çekmek için dokunmatik ekrandaki butonu kullanıyorsunuz ve bu biraz sıkıntı yaratıyor. Şöyle ki, mesela çekim yapmak için cihazı iki elinizde tuttuğunuzu hayal edin, resim çekmek için sağ başparmakla çekim butonuna sert dokunduğunuzda telefonun sağ tarafı öne doğru kayıyor, ve resimde hafif bulanıklık oluyor. O yüzden, zaten hassas olan ekrana epey sarsıntısız dokunmalısınız. Aceleniz varken can sıkıcı olabiliyor, yine de kısa sürede eliniz alışıyor ve bu sorun ortadan kalkıyor.
Dokunmatik fotoğraf çekme butonu zaten diğer telefon kullanıcılarında da benzer sıkıntıya yol açabiliyor, yani bu Galaxy Mini için bir eksi olarak düşünülmemeli. Yine de ekranda değil de kenarda bir buton olsa daha iyi olurmuş bize göre.
ideo izlemek de güzel, ayrıca video izlerken veya müzik dinlerken dışarı iyi ses veriyor denebilir, ama gürültülü bir yerde pek iyi sonuç alamayabilirsiniz. Ses kalitesi ise biraz düşük, tabi kulaklıkla oldukça güzel, kendinizi şarkıya epey kaptırıyorsunuz, ama kulaklıklar kulağa çok iyi oturmuyor, biraz hareketlenirseniz düşüveriyor.
Pil ömrü ise kötü, yani bu tarz telefonlarda günlerce şarjınız dayanmıyor tabi. Galaxy mini ise hergün şarj olmak istiyor. Örneklendirelim hemen, cihaz şarjdan çıktıktan 6,5 saat sonra kullanmasanız dahi (3G açıkken) şarjın %20’si bitiyor, üstüne 30 dakika oyun oynarsanız, şarjın %40’ı bitiyor. Bunların üstüne 2-3 şarkı dinler, 15 dakika konuşur, 1 internet sitesinde gezer ve birkaç uygulamayı kullanmadan sadece şöyle bir kurcalarsanız, cihazı şarjdan çıkardıktan 12 saat sonra pil %15’e düşüyor ve cihazı şarja takın uyarısı çıkıyor. Tüm günü dışarıda geçirecek ve birileriyle telefon görüşmesi yapmak veya navigasyon kullanmak durumunda kalacağınızı öngörüyosanız, telefonu pek kurcalamayın deriz biz. Ekran parlaklığını da kısın, şarjın %15-20’sini o yiyor olarak gözüküyor telefonun pil tüketimi hakkında bilgi veren menüsünde.
Bunun haricinde, eğer 3G’yi, dahası arka planda çalışmakta olan latitude ve otomatik senkronizasyon uygulamalarını kapatıp, gece cihazı da kapattığımızda, cihazın şarjı 2 gün (yani 24 saat) dayandı.
Son olarak söylemek gerekirse, cihaz gerçekten çok keyifli ve komutlara hızlı cevap veriyor. Küçük bir Android olmasının yanı sıra fiyatı da çok uygun. Elbette ki daha üst model cihazlar kullanmış, veya kullanmakta olan kişiler için yavaş veya az çözünürlüklü kalabilir, ama bu tüm cihazlar geçerli bir durum. Zaten Samsung Galaxy Mini’nin amacı en başta da söylediğimiz gibi, Android’e yeni geçiş yapan, küçük ve uygun fiyatlı cihaz tercih eden kullanıcıları memnun etmek. Eğer siz de bu tarz bir kullanıcıysanız, bu cihazdan memnun kalacaksınızdır, biz Galaxy Mini’yi gerçekten beğendik.
Aşağıda da Samsung Galaxy Mini’nin detaylı özelliklerinin olduğu bir tablo var, herşeyi net olarak görebilirsiniz.